Şark Meselesi nedir ?

------------------------------------------------------------------------------------
     Siz de yazılarınızı Tarihi Keşfet'e gönderin, burada yayınlayalım     
------------------------------------------------------------------------------------
Şark Meselesi

Şark Meselesi kısaca nedir ?


“Doğu Sorunu” en yalın anlamıyla Osmanlı Devleti’nin paylaşılması sorunudur. Köklerine  inildiğinde Türklerin Avrupa’da ilerlemeye başladıkları yıllarla birlikte Avrupalılar için bir “Doğu Sorunu”ndan söz etmek mümkündür. Fakat bu tabir gerçek anlamına XVIII. yüzyılın ortalarından itibaren kavuşmuş, 1821’de başlayan Yunan isyanıyla birlikte Avrupa diplomasisinin değişmez günden maddelerinden biri olmuştur. 

Doğu Sorunu veya Şark Sorunu



Doğu Sorunu’nun başlangıç noktası olarak Yunan isyanını almak yanıltıcı olmaz. Osmanlı Devleti’nin gücünü kaybetmeye başlamasıyla birlikte, bölgede ortaya çıkan otorite boşluğundan doğan sorunlar ve bu durumdan kendi lehlerine sonuçlar çıkarmak isteyen Avrupa devletlerince yürütülen politikaların yol açtığı gelişmelerin tümü Doğu Sorunu (Şark Meselesi) kapsamında değerlendirilebilir. Bu çerçevede Osmanlı Devleti’nin XIX. yüzyılda Avrupa’nın başlıca devletleri olan İngiltere, Fransa, Rusya ve Avusturya’yla ilişkileri Doğu Sorunu çerçevesinde ele alınabilir. 


Doğu Sorunu’nun iki temel unsurundan söz etmek mümkür. Birincisi, Osmanlı Devleti’nin iç dinamikleridir. Kökleri XVIII. yüzyılın başlarına değin uzanan ve ekonomik, toplumsal, idari alanlarda ortaya çıkan sorunlar, Osmanlı Devleti’nin önceki dönemlere ve Avrupa devletlerine nispetle gerileme eğilimi içine girmesine yol açmıştı. Bu eğilimi ortadan kaldırmak maksadıyla başlatılan yenileştirme ve reform girişimleri çoğu zaman kısa vadeli olmuş ve istenilen sonuçları doğurmamıştır. Osmanlı Devleti hızla kan kaybetmeye devam etmiştir. İkinci unsur ise yukarıdakiyle bağlantılı gelişen dış dinamiklerdir. Osmanlı’nın güç kaybettiği dönem, “kuzeydeki büyük komşu” Rusya’nın ve XIX. yüzyılın başat gücü olma yönünde hızla ilerleyen İngiltere’nin, Osmanlı Devleti’nin bulunduğu coğrafya ile yakından ilgilendikleri bir zamana rastlamıştır. 



Rusya ve İngiltere, XIX. yüzyıl boyunca bir yandan Osmanlı Devleti’nin zayıflamasının kendi çıkarları üzerindeki olumsuz yansımalarını ortadan kaldırmaya çalışmışlar, diğer yandan da bu zayıflamadan azami biçimde yararlanmanın yollarını aramışlardır. 1878’teki Berlin Kongresi’ne kadar, Rusya ve İngiltere’nin “Doğu Sorunu”na yaklaşımlarındaki farklılıklar ve çıkar çatışmaları, bu iki devletin birlikte hareket etmelerini  engellemiş, Osmanlı Devleti’nin bir an önce parçalanmasını isteyen Rusya ile toprak bütünlüğünü savunan İngiltere birbirlerinden farklı politikalar uygulamışlardır. 1878 bir dönüm noktasıdır. O tarihten sonra, İngiltere de Rusya gibi Osmanlı Devleti’nin parçalanması yönünde politikalar izlemeye başlamıştır. Osmanlı dış ilişkileri XIX. yüzyıl boyunca Rusya-İngiltere ekseninde dönmekle birlikte, Fransa, Avusturya, 1861 ve 1871’den sonra İtalya ve Almanya da “Doğu Sorunu”nun çeşitli boyutlarıyla ilgilenmeye başlamışlardır. 

9 yorum:

  1. Bu bizim performans ödevimiz. Kaynak belirterek,dipnot kullanarak tüm yazıları yayınlamanız daha güzel olurdu. Hem daha çok yardımcı olmuş olurdunuz. Gene de emeğiniz için teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  2. Çok teşekkürler. Dipnot olsaydı %100 ödevime yardımcı olabilirdiniz. Çok teşekkürler.

    YanıtlaSil
  3. gerçekten çok teşekkür ederim ben 9. sınıfa gidiyorum ve ödevime çok yardımcı oldu çok sağolun.

    YanıtlaSil
  4. çok işime yaradı ama dipnot olsaydı çok iyi olurdu

    YanıtlaSil
  5. Dipnot olsaydi iyi olurdu

    YanıtlaSil
  6. DİPNOT OLAYDI İYİYDİ.

    YanıtlaSil